Tüm insanlar gibi bende yeni gelecek bir yıldan umutlu olmak, gülümseyerek yeni yılı karşılamak istiyorum.
Yeni bir yılın heyecanını ilk kez baba olacak bir insanın yürek sıcaklığıyla, yarınlara daha bir umut bağlayan bir gencin heyecanıyla karşılamak isterdim.
Olmuyor, ölümlerin olmadığı, açlıkların yaşanmadığı bir gün bile göremedik yaşlı 2015 yılında.
Bir yıl önceki yazımda sadece Suriye iç savaşının acılarını ve genelde Orta Doğunun cehennem ateşini yazmıştım.
Geçen yılda korkularım kardeş kavgasından yanaydı. Birlik olmasak, barışı yüreklerimizde inşa etmesek Suriye’den daha çok acılar yaşayacağımızı yazıp kardeşliğe vurgu yapmıştım.
Olmadı! Barış bir türlü bu topraklara da inşa edilemediği için daha çok kan ve gözyaşından başka bir şey görmedik uğurlamaya hazırlandığımız 2015’i.
Her gün daha çoğalmaya başladı ölümler, öyle bir hal aldım ki artık televizyonun karşısına geçip haberleri izlemek istemiyorum.
Korkuyorum, korkum yaşamımla ilgili değil, ben zaten yaşadığımı yaşadım. Korkum bin yıldır birlikte yaşayan bu halkın çocuklarının daha ömürlerinin baharında toprağa düşmesi, anaların gözyaşının her geçen gün artması, çocukların yetim ve öksüz kalmasından dolayı.
Her geçen gün daha çok duygusal kopuşlar yaşanıyor, yürekler birbirinden uzaklaşıyor, kin öfke ve intikam tohumları daha çok çoğalıyor insanlığın anası bereketli hilalin topraklarında.
Kim haklı, kim haksız terazisini kurmuyorum. Ölümler dursun bu topraklar namusu payimal olmuş Suriye olmasın diye haykırmak istiyorum yüreğinde biraz vicdan olan herkese.
Ben şahsen umutları ölmek üzere olan biri olarak gelecek yılda umutlu değilim. Tükeniyoruz buğday başakları gibi şeytanın tırpanı biçiyor bizi biz ölüyoruz, daha çok insanlık ölüyor bu coğrafyada…
Olmadı 2015 yılında ölümler daha çoğaldı.
2014 yılında yazdığımı yazıyı da burada paylaşarak kıyaslamayı siz değerli okurlara bırakıyorum.
KANLI BİR YILI GERİDE BIRAKIRKEN
Bu yılda olmadı inanıyorum gelecek yılda olmayacak, umutlarımı çoktan yitirdim bedeni parçalanmış Suriyeli çocukların göz bebeklerinde..
Dünyanın birçok yerinde kan ve gözyaşı hâkim olmuştu, kan barut ve yanmış insan bedeninin ağır ve öldürücü kokusu sinmişti yeryüzünde yaşayan her kesin saçlarına…
Sınıfların var oluşuyla başladı kitle katliamları; Birinci emperyalist paylaşım savaşı, ardından ikinci dünya savaşı ve şekil değiştiren yol yordam değiştiren emperyalist emeller, onun meyveleri şovenizim insanlık dışı tohumları gelişen, kendisine modern diyen aslında Mehmet Akif Ersoy’un tefsir ettiği” tek dişi kalmış canavar” halkların kanını emmeye devam ediyor.
Her yıl daha çok ölüyor mazlum halkların çocukları, bombalar yağarken gökyüzünden yer yüzü karesi içinde bulunan dini,dili ırkı ne olursa olsun parçalıyor.. Sahte sevgiler üretilerek katiller sevdiriliyor ,canilerin kahraman olduğu bir dönemi geride bırakmıyoruz sadece takvimde ki yılı feride bırakıyoruz..
Yeni bir yılda milyonlar mutluluk dilese de bir avuç kan emici cani bir avuç azılık için vahşileşmeye devam edecek…
İskeleler çökecek, madenler patlayacak, her iş kolunda yine İşçiler ölecek. Ezilenler ölecek…
Parsı olmayanlar asker ocağına parası olanlar ana kucağına gidecek.Bu vatan için en çok vatan haini ilan edilenler vatanın sevgisini,aşkını yüreklerinde taşıyacak..
Dünyanın dört bir yanında sebepsiz ölümler olacak.Bazılarının dikili bir mezar taşları bile olmayacak..
Tıpkı 15 gün önce Siverek Diyarbakır karayolunda bıçaklanıp öldürülen genç kız gibi.
Yılın bu son gününde onu gömdüler tok demirin sahipsizler mezarlığına…
Allahın emri eceliyle olmayan,hiçbir ölüm insanlığa yakışmıyor..Bırakın insanlığı gözünüzü kapatıp şöyle bir hayal kurun “ bir çocuğun avuçlarında kafası bedeninden koparılan bir serçenin görüntüsü eminim ki bazılarınızı yürekten yaralamıştır” maalesef insanları boğazlayan bir serçe misali başlarını zevkle gövdelerinden ayıran bir zihniyetin destek bulduğu bu dünyadan kim ne kadar umutlanacak…
Elbet umutsuz yaşanmaz yer yüzünde, umutlu olmalı her insan hayali olmalı daha güzel bir dünya için..
Umutlar birleştirilince bir güç ve kuvvet oluşturur halkla dini, ırkı, dili ne olursa olsun halkların kardeşliği ancak gelecek yıla umut olur.
Daha çok anlatıp içinizi karartıp umutlarınızın katli olmak istemiyorum…
Televizyon izleyen gazete okuyan herkes benim bildiklerimi biliyor benimkisi sadece bir hatırlatma..
Umutlu olmak istiyorum ezilen halkların kardeşliğinden yana..
Adet yerini bulsun diyerek güzel yıllar diliyorum
Eklenme Tarihi: 31 Aralık 2015 – Son Güncelleme Tarihi: 31 Aralık 2015 14:57